YOKSA SEN MİSİN?
YOKSA
SEN MİSİN?
Premier Lig’in bir zamanlar yenilmezi Arsenal 22 yıllık
Wenger döneminden sonra takımın başına İspanyol Unai Emery’i getirdi. Emery çok
iyi bir taktisyen olmasına rağmen PSG’de yıldızlarla iletişiminin pek sağlıklı
olamamasından dolayı aradığı başarıyı yakalayamadı. Ama Arsenal’de şu ana kadar
istediklerini büyük oranda yansıtmış durumda. Arsenal taraftarları için Wenger
sonrasında güvenebilecekleri bir teknik adamı ilk seferde bulmaktan daha iyi
bir şey olamaz. Lige sert bir fikstürle giren Arsenal, Manchester City ve
Chelsea’ye karşı mağlup oldu. Chelsea maçında ilk yarının son 20 dakikasında
oynanan oyun Emery’nin kafasındaki Arsenal’den bir kesit olarak gösterilebilir.
Arsenal’liler Emirates’e geçtikten sonra da belli
dönemlerde seriler yakalamıştı ama sonunu getiremiyordu. Wenger’in son
döneminde Arsenal hep bir bölge için arayış içindeydi: Savaşkan bir orta saha
Vieira ve Gilberto Silva’lı yenilmezi izleyen Arsenal’liler
son dönemde bu bölge için yapılan transferlerin çoğundan tatmin olmadı. Ramsey
ve Wilshere gibi oyuncular kulübün yetiştirdiği oyunculardı ama onların da başı
sakatlık belasından kurtulmadı. Wilshere ayrılırken Ramsey de sezon sonu
ayrılacak gibi duruyor.
Abou Diaby de adaylardan biriydi ama o da sakatlık
belasından kurtulamadı. Öyle ki son 4 sezonunda sadece 21 maça çıkabildi. Alex
Song Barcelona yolcuları kervanına katıldı. Flamini , Coquelin ve Arteta da
tatmin edici derece de derde deva olamayanlardandı.
Son olarak 2016 yazında lige damga vuran, pozisyonunda
dünyanın en iyileri arasına giren N’Golo Kante
36 milyon Avro’luk bir bedelle Chelsea’nin yolunu tutarken Arsenal 45
milyon Avro’ya Granit Xhaka’yı transfer etti. Xhaka’nın hem maliyeti çok
konuşuldu hem de verebileceği katkı çok tartışıldı.
Emery göreve gelince o bölgeye 2 transfer yapıldı: Matteo
Guendouzi ve Lucas Torreira
Matteo Guendouzi Fransa 2. Liginden gelmesinden dolayı çok
fazla dikkat çekmedi ama Torreira yıllardır beklenen kişi olmaya en büyük
adaydı.
2 yıldır Sampdoria’da inanılmaz işler yapan Torreira oyunun
iki yönünü de çok iyi oynayan bir oyuncu olarak Arsenal’e geldi.
Sampdoria’daki 2 sezonunda da 3000 dakikanın üzerinde
oynayan Torreira 71 maça çıktı. Her iki sezonunda da maç başına 2.8 top çalma
ortalaması yakalayan Torreira’nın pas yüzdesi de %86’nın altına düşmedi. Geçen
sezon 4 gol atan Torreira hem hücumda hem de savunmada her görevi yerine
getirebilecek bir oyuncu.
Arsenal’de ilk 5 lig maçına 11’de başlamayan Torreira ,Premier
Lig’de neler yapabileceğine dair ilk
emareleri sadece son 20 dakikasında oynadığı Cardiff deplasmanında
gösterdi. 20 dakikada 3 top çalan ve
%100 pas isabet oranıyla oynayan Torreira bunların üstüne bir de maçı
kazandıran golün asistini yaparak herkesi kendine hayran bıraktı.
Son 3 maça 11’de başlayan Torreira merkezde savunma adına
her şeyi yapıyor. Emery’nin oyun planında onu hücumda kullanma planı yok gibi ama
Torreira’nın arkada yaptıkları ön alan oyuncularının kafasını çok rahatlatıyor.
Fulham deplasmanında Ramsey’in attığı harika gol Emery’nin
Arsenal’inin büyük övgüler almasını sağladı. Pasla çıkmak isteyen ve ön alanda
presle verdiği topu hemen kazanmak isteyen Emery için Torreira’nın rolü çok
önemli.
Torreira geldiğinde Arsenal taraftarlarının yoksa yıllardır
beklenen sen misin? sorusuna şu ana kadar evet cevabını vermiş gibi duruyor.
Ahmet ERGÜÇ
Yorum Yap